Yapımcı TaleWords yeni yapımı Mount & Blade: With Fire and Sword’u fanlar tarafından Mount & Blade için yapılmış en iyi modlardan birinden (Mount & Musket, oynayanlar bilir) esinlenerek yapmış diyebiliriz. Ancak Talewords bu modu direkt olarak almış, Mount & Blade’e adapte edip ensesine de 15 TL’lik fiyat küpürünü yapıştırarak piyasaya sürmüş diyemeyiz. Aksine Warband’teki birçok özellik ve özellikle “multi player” modları yeni pakete dahil edilmiş. Firma bunların dışında oyunu erişilebilir kılacak maalesef ki başka bir yenilik getirmemiş. O cilasız, kaba saba; ancak altında birçok potansiyelin yattığı dünya aynı şekilde duruyor. Üstüne üstelik oyundaki zorluktan kurtulmak yerine zorluk seviyesi daha katmerli bir hale getirilmiş (Trainer bağımlılığı!).

Oyunun esasen bir asırlık Leh romanı “Ateş ve Kılıç” a dayanıyor ve aralarında İsveç ve Osmanlı İmparatorluğu gibi Doğu Avrupa devletlerinin yer aldığı 17.yy daki savaşlara değiniliyor. Oyun bu yönüyle gerçek olaylara dayandırılmaya çalışılmış. Oyuna, aralarında Kazakların, Lehlerin, Rusların, İsveçlilerin ve Kırımlıların bulunduğu 5 yeni ırk konulmuş. Elbette ki oyunda yer alan en büyük yenilik: Yapımın adından da anlaşılacağı üzere “ateşli silahlar.” Yeni yapımla birlikte modası geçmiş kılıç ve kalkan yerine tüfek, tabanca ve süvari kılıcıyla kan döküyorsunuz. Bütün bunların oyuna büyük bir katkı sağladığını söylemekse çok zor. Hele ki savaş bitmeden tüfeğinizle birden fazla atış yapabilmişseniz kendinizi şanslı sayın zira mermi doldurmak o kadar zaman alıyor ki o sürede kılıç çok daha cazip bir seçim haline geliyor.

Mount & Blade With Fire and Sword temel oynanıştaysa Warband ile tıpatıp benzerlik gösteriyor. Campaign’e tıpkı diğer Warband oyunlarında olduğu gibi tek tabanca olarak bir silah bir de at ile başlıyor, her ırk ile aynı seviyede ilişkilere sahip oluyorsunuz. Kasabalardan, kalelere doğru turluyor, davanız için adam topluyor, haydutlarla (ordularla) muhabere ediyor, bir krallığın yanında yer alıyor ya da yok ederek kendi krallığınızı kurabiliyorsunuz. Düz bir satıh olarak tasvir edilmiş çorak ve geniş Avrupa haritasında bir uçtan bir uca sıkılarak turluyorsunuz. Köy ve kasabalarda yaşayan halkın ise sizlerle paylaşacak pek bir şeyi yine yok. Karşılaştığınız Lordlar ise sizleri birbirinden pek farkı bulunmayan görevlere gönderebiliyor. Allah’tan içinde çeşitlilik barındıran mekanlar bir nebze de olsa göze hitap ediyor